İran Armeniası (Pers-Armenia), (Prof. Dr. Mehmet TEZCAN)

Anadolu’da kurulan ilk devlet olan Hititler döneminden itibaren Anadolu coğrafyası hakkında bilgi vermeye başlayan Asur çivi yazılı metinlerde, Fırat nehri kıyısının batısında uzanan ve bugünkü Orta Anadolu bölgesinden kuzeye kadar devam eden bölge için “Aşağı Ülke”, Fırat’ın doğusunda uzanan ve bugünkü Van Gölü ve havzasını da içine alan kuzeydeki daha dağlık olan bölge için ise “Yukarı Ülke” anlamına gelen tabirler yer almaktadır. Ancak bölgenin belirleyici ilk kesin tabirlerle anılması M.Ö. XIII. yy.da, Asur kralı I. Salmanassar (M.Ö. 1280-1261)’ın çivi yazılı kitabelerinde Van Gölü çevresindeki Urartular münasebetiyle zikredilen “Uruatri” tabiri ile alâkalıdır. Ancak bu tabir başlangıçta, Van Gölü’nün güney-doğusundaki dağlık bölge ile belki de Dicle nehrinin yukarı kaynağı olan Büyük Zap ırmağı yukarısını ifade ediyordu ve etnik bir isimlendirme olmayıp çok muhtemelen, “dağlık ülke”, “yukarı ülke / yukarı el” anlamında, B. Piotrovskiy’nin tabiriyle “tasviri bir terim” idi. Tevrat’ta bu isim, baştaki u sesli harfinin a harfine değişmesi sonucu “Ararat” şeklini, bu isim ise Latin versiyonunda “Armenia” şeklini almıştır. Urartu Krallığı’nın gücünün zirvesinde bulunduğu M.Ö. VIII. yy. ortalarında Kafkasya güneyine, Kür ırmağı
bölgesine kadar hâkimiyet alanını genişletmesiyle birlikte (bk. Harita 1) bu tabir de zamanla coğrafi olarak genişlemiş ve batıda Fırat nehri, kuzeyde Kür ırmağı güneyi, güneyde ise Van Gölü’nün güneyindeki sıradağlara kadar olan Urartu devletinin topraklarını ifade eder hale gelmiştir.

Metnin tamamı için tıklayınız...