Tarih Boyunca Türk - Ermeni İlişkileri ve Ermeni Sorunu’nun Ortaya Çıkışı | Doç. Dr. Şenol KANTARCI

Anadolu’nun önemli bir kehaneti vardır. O da, bu coğrafyayı bir defa elinden çıkartan veya bir şekilde kaybeden bir medeniyet, bir daha onu asla elde edememiştir.

Dünya tarihinde siyasi ve kültürel zenginliği bakımından öne çıkan kıt’a parçaları arasında Anadolu, önemli bir yer tutmuştur. Tarihin ilk dönemlerinden itibaren uygarlığın beşiği olan bu coğrafyada çeşitli isimler altında devletler kurulmuş, uygarlıklar gelişmiştir. Hemen her alanda büyük insanlar, hükümdarlar, fatihler yetiştirmiş olan bu coğrafyayı elde etmek, hemen her milletin arzusu olmuştur. Bu çalışmanın konusunu oluşturan Ermeniler de Anadolu’da yerli halk olarak tarihi, siyasi ve kültürel haklar bakımından hak iddia etmişler ve Ermenistan olarak adlandırdıkları yerlerin kendilerine ait olduğunu, oralarda krallıklar kurduklarını ve uzun yıllar boyunca hükümranlık sürdürdüklerini her fırsatta ispatlamaya çalışmışlardır. Kendilerini Ermeni olarak tanımlayan bu toplum, Anadolu tarihi açısından önemli bir sorunu ortaya çıkartmışlardır. Ermenilerin ‘Ermenistan’ olarak sınırlandırmak istedikleri ve iddialarında aidiyetlerinden söz ettikleri alanlar, büyük göçlere, çarpışmalara sahne olmuş, güneyden, doğudan gelen fatihlerin yolları üstünde yer almış ve bu bölgede yaşayanlar da bu coğrafyaya hâkim olanlara göre bağlandıkları gücü değiştirmişlerdir...

Metnin tamamı için tıklayınız...