Azerbaycan-Osmanlı Siyasi-Askeri İlişkileri (1917-1918)

İsmayıl MUSA  BELLETEN, Cilt: LXIV - Sayı: 240 - Yıl: 2000 Ağustos, 240

Kafkasya'ya ait problemlerin çözümünde ilgili olan Osmanlı, çeşitli devletlerin destekledikleri Ermenilerin Azerbaycan topraklarına tecavüz etmesine ilgisiz kalamazdı. Bu durum aslında aşağıdaki nedenlere bağlıydı.

a) Bazı devletlerin Ermenileri korumak adı altında ve onların aracılığı ile Transkafkasya'da güçlenmek amaçları, bununla da Osmanlı İmparatorluğu için doğrudan belli tehlike oluşturmaları,

b) Ermenilerin Türkiye ve Azerbaycan toprakları hesabına "Büyük Ermenistan" kurmak arzuları;

c) Azerbaycan'ın Türk Müslüman nüfusunun maksatlı soykırımı siyasetine uğraması, siyasi-askeri yardıma kesin ihtiyaç duyması vs.

1917 yılının sonlarına doğru Ermeniler bölgedeki amaç ve siyasetlerini tam olarak açıkladıklarında ve Azerbaycan sınırlarında çok sayılı zorakilik hareketlerine başvurduklarında, Osmanlı bazı önlemler almak zorunda kaldı. Bu konuda ilk olarak Transkafkasya'da askeri operasyonları durdurmak ve durumu sabitleştirmek yolunda gösterilen diplomatik girişimleri belirtmek lazımdır. Bu girişimler içerisinde Osmanlı Devleti ile Güney Kafkasya komiserliği arasında 05 Aralık 1917 yılında imzalanan 14 maddelik Erzincan Mütarekesi önemlidir. Bazı Ermeni yazarları (O. Minasyan vs.) "Erzincan Mütarekesi"nin Sovyet Rusya hükümetinin teklifi doğrultusunda kabul edildiğini yazsalar da, aslında bu işe Osmanlı tarafından teşebbüs edilmişti. Bu mütareke bir taraftan Ermenilerin dayandıkları Rus askerlerinin Kafkasya'dan çekilmesinde, diğer taraftan ise Azerbaycan topraklarının, aynı zamanda Nahçıvan, Zengezur ve Karabağ bölgelerinin Ermenilerin tecavüzünden korunması nda önemli rol oynadı. Ama Ermeni yazarlarının tersini iddia etmelerine rağmen, Rusya'nın ve Taşnakların hareketleri yüzünden bu barış uzun sürmedi.

1917 yılının sonu-1918 yılının başında Ermenilerin İrevan Vilayeti'nin Müslüman köylerinin ahalisine karşı yaptıkları vahşilikler Osmanlı silahlı kuvvetlerinin askeri operasyonlara başlamalarına neden oldu. Kafkasya Ordusu baş Komutanı Mehmet Vehip Paşa da haklı olarak bunu "Ermenilerin Güney Kafkasya'nın silahsız Müslüman ahalisi üzerinde yaptığı vahşiliklerle" esaslandırarak mecburiyetten ve hümanist borçtan ileri geldi¤ini, barışın bozulması demek olmadığını belirtiyordu.

Metnin tamamı için tıklayınız...